Ülke tv'nin en güzel programı "Meksika Sınırı"...Bomboş, size hiçbirşey vermeyen onlarca programın arasında elmas gibi parlıyor. Sunucuları Tarik Tufan, İsmail Kılıçarslan ve Selahattin Yusuf sizi öyle güzel bir yolculuğa çıkarıyorlar ki saatlerin nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz bile...

Çoğu görüşleri benimkilerle taban tabana zıt olsa da bilgileri,birikimleri ve her daim dozunda yaptıkları eleştirileriyle bu 3 genç adamın programlarını kaçırmadan takip ediyorum. Bence televizyonculuk adına harika bir iş yapıyorlar ve onlar için bu bir amaç olmasa da çok daha fazla kişi tarafından tanınmaları gerektiğini düşünüyorum.

Bir insan ne kadar doluysa o kadar başı eğiktir derler ya iştebu söz tam da onlar için söylenmiş. Bu kadar bilgili, bu kadar donanımlı insanların aynı zamanda bu kadar mütevazi olması ancak böyle açıklanabilir sanırım.

Bu haftaki programın konularından biri de Albert Camus'ydü. Ben dehşetle o ana kadar hiç Camus okumadığı farkettim ve anlattıkları o kadar ilgimi çekti ki gecenin o saatinde internete girdim ve Camus hakkında araştırma yaptım. 2 kitabını da indirdim. "Yabancı" kitabın hemen okumaya başladım bile.

Bu arada faydalı bir site de keşfettim. Het tür pdf ve doc dosyasını buradan araştırabilir ve indirebilirsiniz: http://www.pdf-search-engine.com/

Bir kitaptan daha bahsettiler adı "Tatar Çölü"...Onlar tartışırken bu kitabı okumamış olmaktan dolayı o kadar üzüldüm ki...En kısa zamanda bulup okumam lazım ancak dediklerine göre bulunması oldukça zormuş...

Eğer şimdiye dek izlemediyseniz ne yapın edin bu programa bir göz atın. Ne düşündüğünüz, hangi görüşü benimsediğiniz hiç önemli değil çünkü onları izlerken aslında önemli olanın "farklı olmak" değil "farklılığı paylaşma tarzı" olduğunu göreceksiniz.

0 comments:

Yorum Gönder

About

.